Keremin uyku arkadaşlarından sadece bir tanesi.Aşkım, öyle çok uykucu da değil hani.Sabahın çok erken saatlerinde kalkan Kerem;soluğu bizim odada alıyor
Kerem'imin sabah mekanı burası işte.Sabahın 6'sında Kerem çok meşgul. 'Kerem in,Kerem düşersin' derken bakıyoruz ki,7.30,arkasından kahvaltı faslı.
Sonra biraz odasında oynuyoruz Kerem'le.Bazen müzik açıp dansediyoruz oğlişimle,bazen kitap okuyoruz,ya da saklambaç oynuyoruz.Şarkı söylüyoruz ya da fış fış kayıkçıyı oynuyoruz.Boya yapıyoruz ya da yazı yazıyoruz.
Kerem öğle yemeğinden sonra uyuyor bir güzel.Uyanınca havalar güzelse Hatice Teyzesiyle dışarı çıkıyor.Biraz gezinip geliyor kurabiyem.Sonra bişeyler atıştırıyor,babası kapıyı çalınca koşa koşa 'baba geldi'diyerek kapıyı açıyor.Ve 1 2 saat babasıyla takılıyor .Ya da dışarı çıkarıp gezdiriyoruz aşkımı.Akşam tvnin karşısından bizi çeke çeke odasına götürüp,dolabının önüne kadar sürüklüyor 'kucağına al'deyip kollarını havaya kaldırıyor.Dolabın rafında Kerem'in

oyuncakları olduğu için,kaldırıyoruz tabi...Bişey beğenmiyor aşkım.'Kerem bak bunu vereyim'cevap 'yok' Kerem şunu vereyim 'yok'Direk gibi kalakalıyoruzKerem kucakta,kafası dolabın üst rafının içerisinde...En sonunda pes ediyoruz.'hadi Kerem belim ağrıdı'Cevap 'yooooooooooooooooooooook'Akşam da böyle hareketli geçince Kerem 9 gibi 'mama mama 'diye tutturuyor.Biberonunu alıyor eline.Bi güzel mamasını içiyor ve sonra doğru yatağa...Gece birkaç defa uyanan Kerem;eğer 5 e kadar hiç uyanmazsa ,bizi sevindirik ediyor.
İşte Kerem'in en zor yanı uykusuzluğu....Annelik ,babalık bu işte...Herzaman söylediğim gibi tahmmül sınırımızı zorlasa da bazen ,vazomuzdaki taze çiçeğimiz o bizim,eve mis gibi kokular yayan,güneşimiz o bizim,hayatımıza parıltı saçan....
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder